Sayfalar

22 Kasım 2011 Salı

DERBİDE SON GÜLEN MUSLERA



Cansu UTKAN

Bir futbolcuya birkaç maçla olumlu ya da olumsuz sıfatlar biçen futbol basınının kırmızı kartla oyun dışı kaldığı bir derbi izledik. Ne yazmıştı bu basın?
“Galatasaray kaleci arıyor”, “Muslera gidiş sinyalleri veriyor”, “Mondragon’dan sonra gelenler tutmadı”…. Bu başlıklar dünyanın sayılı kalecileri arasında yer alan Muslera için atılmıştı. Ligin ilk haftalarında her kalecinin yapabileceği hatalardan yaptığı için üstü çizilmişti. Maçın adamı seçilen Muslera için şimdi atılan övgü dolu başlıklar bu nedenle Türkiye’deki spor basınının ne kadar aciz olduğunu gözler önüne seriyor.
Muslera’nın bu kadar ön plana çıkmasının sebebi sadece kurtarışları değil. Defansif orta saha kavramının yerle bir olduğu bir Galatasaray izledik bu derbide. Sezonun başından beri Melo’ya gerekli defansif yardımlarda bulunamayan Selçuk bu maçta da bu gidişata devam etti fakat Galatasaray için defansın çöküşü Melo’nun açıklanması zor çıkışları, top kayıpları, rakibi gol yoluna sokan yanlış pozisyon alma gafletleriyle başladı. Maçın 20. Dakikasından sonra Quaresma’yla Simao’nun birbirine yaklaşarak kanatlardan ve göbekten buldukları koşu yolları Galatasaray’ın defans hattını sildi. Simao ve Quaresma ile adam adama savunma örneği sergilenemezken Semih’in kendisinden 15 santimetre uzun Almeida ile girdiği ikili mücadelelerdeki hırsı ve başarısı Galatasaray’da defans adına tek ismin bu formayı hak ettiğini tekrar gözler önüne serdi.
Eğer Beşiktaş’ta Almeida’nın yerinde daha iyi gol vuruşu olan, kısa mesafe şutları atabilen bir santrfor olsa Beşiktaş’ın gole ulaşması işten bile değildi.
Galatasaray’ın çıktığı hücümlardan boş dönmesinde ise başrolü Kazım oynadı. Galatasaray’ın kanatlardan ceza alanına pas üretirken yaşadığı sıkıntıydı buna yol açan. Sonradan giren Riera’nın koşu yolunda yaptı enfes çalışmlardan ceza alanında pas alamayan forvetler de hücumdaki sıkıntıyı özetledi.
Beşiktaş taraftarı 65. Dakikada soyunarak Van’a çok güzel bir destek örneği sergiledi ve tüm takımlardan alkış aldı.
Aynı taraftarın çizgi dışındaki Eboue’ye çakmak ve bozuk para atması ve deplasmanda maça çıkan her futbolcu gibi Eboue’nin de fazladan tepki göstermesine küfür yağdırması hanelere eksi olarak geçti. .Çakmak atılmasını sorgulamayıp Eboue’nin kendini yere atmasına tepki göstermek fanatizmin geldiği boyutu güzel özetliyordu.
Bunca gerginliğe rağmen Galatasaray- Fenerbahçe maçındaki gibi futbolcuların birbirine saldırdığı görüntüler görmememiz her iki takımın da oyuncuların sağduyusundan kaynaklandı. Bu tür durumlarda fevri çıkışlar yapan Hasan Şaş’ın bile gerginlik yaratmadığını görmek derbiler açısından olumlu bir gelişme olarak yorumlanabilir fakat şiddetten konuşmak için henüz erken; asıl sağduyu sınavı 7 aralıkta….

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder