Mehmet AYSAN ( 6 Aralık 2010/ Haber Molası )
Eskiden Pazar günü gündüz vaktinde çok iddialı, bol seyircili, pazarı pazar yapan maçlar oynanırdı. O zamanlar radyo başına geçer, pazar öğleden sonramızı bu maçları dinleyerek geçirirdik. Kapitalizm acımasızlığı futbola da el atınca artık bütün önemli maçlar, akşamları oynanır oldu. Böyle bir keyfimiz de kalmamıştı maalesef. Beşiktaş – Bursaspor maçının pazar günü saat 14:00 de oynanacak diye açıklandığında, nostalji şansı bulduk diye sevinmiştik. Beşiktaş yönetiminin, yıllardır süren iki takımın deplasmana taraftar götürmeme saçmalığını sona erdirmesini de takdir etmiştik. Fena yanılmışız.
Maçtan önce stat önünde meydan muharebesi başladı iki takım taraftarı arasında. Dövülenler, bayılanlar, biber gazından dolayı nefes alamayanlar ve hatta yaralananlar. Ve biz bir kere daha futboldan anlamadığımızı ve futbol ülkesi olmak için daha kaç fırın ekmek yememiz gerektiğini düşündük. Birgün önce aynı bölgede, Başbakanı protestoya gelen öğrencileri, yere çarpan İstanbul polisinin, bu holiganlara neden bu kadar sabırlı davrandığını da anlayamadık.
Maça gelirsek; iki takım da dışarıda yaşananları unutturmak istercesine maça güzel başladılar. Dengeli giden maçta Beşiktaş, seyircisinin de müthiş desteğiyle gole daha yakın gözüküyordu. İlk 45 dakika galiba 0 - 0 bitecek derken, Volkan Şen İbrahim Üzülmez’e arkadan yaptığı bir faul sonucunda, sarı kart gördü, ardından hakemi alkışladı ve ikinci sarı karttan atıldı. Sahanın en uzak bölgesinden aheste aheste dışarı çıkan Volkan Şen, Beşiktaş taraftarını sinirlendirmek için her şeyi yaptı. Böyle bir genç yeteneğin, ülkenin en centilmen teknik direktörünün elinde, hala daha çirkeflik yapmak için uğraşmasını anlamak mümkün olmadı.
İkinci yarı, Beşiktaş maça daha baskılı başladı ve 65.dakikada Holosko ile golü buldu. Golde Hilbert’in güzel pasının da payı büyüktü. Ardından Beşiktaş pozisyonlar buldu ama ikinci golü bulamadı. Maçın son çeyreğinde, Ertuğrul Sağlam bütün kozlarını sahaya sürdü, Bursaspor 10 kişi olmasına rağmen ataklar geliştirdi. Hatta bir pozisyonda bir topu direkten de döndü ama beraberliği yakalayamadı.
Bu sonuçla Beşiktaş, “yarışta ben de varım” demiş oldu.İki haftada iki önemli rakibinden aldığı 6 puan ile ciddi moral buldu. Bursaspor ise liderden biraz daha uzaklaştı. Hakem Fırat Aydınus, birçok pozisyonda takdir haklarını Beşiktaştan yana kullanarak, eyyamcı ve formsuz bir tablo çizmeye devam etti. Daha iki hafta önce Kayserispor – Galatasaray maçında, Galatasarayın net penaltısını vermeyerek maçın sonucuna tesir eden Aydınus’un, iki hafta sonra bu kadar önemli bir maça verilmesi ise balığın baştan koktuğunun göstergesiydi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder